Gözlük, çerçeveli mercek ya da merceklerden oluşan bir aksesuar, bir araçtır.
Türk Dil Kurumu, gözlüğü şu şekilde tanımlar: "Görme bozukluğu olan bir kimsenin gözlerinin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç".
Eskiden kullanılan "makas" gözlük |
Gözlük, plastik ya da metal vb. bir çerçeve içine oturtulmuş, cam, plastik ya da cam ve plastik karışımı malzemeden özel olarak yapılır. Kaynakçı ya da dalgıç gözlüğü gibi özel amaçlı kullanılanları da bulunan bu araç, bir göz doktoru tarafından yapılan ölçüm ve araştırma sonucunda, yazılan reçeteye göre, konunun uzmanı olan yetkin kişilerce (optisyen) bilimsel yöntemlerle kişiye özel olarak hazırlanır.
Tarihçe
8. yy. Mısır hiyeroglifleri'nde elde edilen bulgulara göre "basit cam mercekler"den sözedilmekteydi. Görme bozukluğunu giderme amaçlı gözlüklerin ise, 12 yy. sonları ve 13. yy başında cam endüstrisi gelişmiş olan Venedik'te kullanıldığı, bugünkü kullanım şekline en yakın halinin ingiliz bilimadamı ve filozof Roger Bacon tarafından yapıldığı bilinmektedir. İlk başlarda gözlük, elle tutulan "lorgnette" denen modeldeyken, daha sonra "kelebek" adı verilen, gözlerin önüne, burun üstüne oturtulan model geliştirildi. "Monokl" denen ve tek gözde, göz çevresi kaslarıyla sıkıştırılarak kullanılan modeller gibi aşamalar geçiren gözlük, 1727 yılında Londra'da Edward Scarlett'in gözlük sapını bulmasıyla bugünkü şekline kavuştu. İlk gözlükçü dükkânı 1783'de Philadelphia'da açıldı. Önceleri elde üretilen gözlük, daha sonra fabrikasyon üretime geçerek maliyetlerinin de düşmesiyle çoğalarak yaygınlaştı. Yaşam kalitesini artırarak görme bozukluklarını gidermesi açısından gözlüğün insanlığın gelişimine oldukça önemli bir katkısı vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorum yap